GERÇEK ANLAM, TEMEL ANLAM KONU ANLATIMI
İlk Anlam = Temel Anlam = Gerçek Anlam
Bir sözcük söylendiğinde aklımıza ilk gelen, kavrayışımızda ilk uyandırdığı anlamdır.
Kısacası, bir sözcüğün biçimlenmesinde, kuruluşunda esas olan anlamdır.
Örnek :
Boğazımda bir yanma var. (Temel Anlam)
Şişenin boğazı kırılmış.
Çanakkale Boğazı’nda müthiş bir tipiye yakalandık.
Babam yedi boğaza bakmaya çalışıyordu.
Ali, boğazına düşkün bir çocuktur.
Bir sözcüğe temel anlamının dışında yeni yeni anlamlar yükledikçe anlamının da derece derece soyutlaştığı görülür.
Örnek :
Törende, Kurdeleyi köyün muhtarı kesti. (Somut temel anlam)
Patates doğrarken parmağını kesti (Somut yan anlam)
Oyun kağıdını ortadan kesti. (Somut yan anlam)
Onunla olan bütün ilişkisini kesti. (Soyut mecaz anlam)
Bir sözcük tek başına kullanıldığında temel anlamını korur. Ancak cümle içinde temel anlamından uzaklaşabilir.
Örnek :
“Kaçmak” sözcüğünün temel anlamı “bir yerden gizlice ve çabucak uzaklaşmak”tır.
“Ben çalışmaktan hiçbir zaman kaçmam.” cümlesinde temel anlamından uzaklaşmıştır.
Uyarı:
Temel anlamı somut olan sözcükler, öncelikle somut ve mecaz anlamlar kazanır.
Örnek :
“ateş” sözcüğü, temel anlamıyla düşünüldüğünde “bir nesnenin etrafa ısı ve ışık yayarak yanması” biçiminde açıklanabilir, temel anlamı somuttur.
Gençler, kumsalda büyük bir ateş yakmışlardı. (Temel anlam)
Hastanın ateşi sabaha kadar düşmüştü. (Somut yan anlam)
Şu yağan kar bile yüreğimdeki ateşi söndüremez. (Soyut mecaz anlam)
Bir sözcüğün karşıladığı ilk anlamına “temel (gerçek) anlam” denir.
Herkes tarafından bilinen anlamdır. Sözcük kullanıldığında herkesin zihninde aynı kavram canlanır.
Gerçek anlam, bir sözcüğün temel anlamıdır; buna sözcüğün ilk akla gelen anlamı ya da sözlükteki ilk anlamı da denir.
Bir sözcüğün diğer anlamları gerçek anlamından yola çıkılarak oluşturulmuştur. Örneğin “Burun” dendiğinde aklımıza ilk gelen, insanın bir organıdır. Öyleyse; “Burnundaki benler onu öyle tatlı gösteriyordu ki…” cümlesindeki “burun” sözü insanın bir organı anlamında olduğundan gerçek anlamında kullanılmıştır. Ancak aynı söz; “Bugünlerde burnu büyüdü kimseleri gözü görmüyor.” cümlesinde insanın bir organı anlamını vermekten çok uzaktır. Temelde bu, gerçek anlamdan doğmuş ancak tamamen farklı bir özellik kazanmıştır.
Lütfen beğendiğiniz ve işinize yarayan yazılar hakkında yorumlarınızı eksik etmeyiniz..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder